Gündem

Amasya Üniversitesi'nden böl, parçala ve istediğin firmaya ihale ver yöntemi!

Sayış raporları yüzeysel olsa da bu haliyle dahi birçok usulsüzlük ortaya çıkarılıyor. Amasya Üniversitesinde yapılan ihalelerdeki usulsüzlükler ortaya çıkarıldı.

Abone Ol

EMEK HABER ÖZEL / Üniversite tarafından açık ihale usulü ile istenilen kişiye verilmesi mümkün olmayan ihalelerin doğrudan temin ve pazarlık usulü yöntemiyle istenilen firmalara verildiği ortaya çıktı. Sayıştay adeta kamu kurumlarında yapılan ihalelerdeki usulsüzlükleri birer birer ortaya çıkardı. 

Raporda şu ifadelere yer verildi; Mevcut İhale Usullerinden Birisiyle Satın Alınabilecek İşlerin Kısımlara Bölünerek Doğrudan Temin Yoluyla Satın Alınması Üniversitenin ihtiyacı olan bir kısım mal ve hizmet alımları ile bakım ve onarım işlerinin birleştirilerek Kanun’da sayılan ihale usullerinden birisiyle satın alınması yerine, parasal limitlerin altında kalacak şekilde parçalara bölünerek doğrudan temin yöntemiyle satın alındığı görülmüştür. 

4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Uygulanacak İhale Usulleri” başlıklı 18 inci maddesinde; “Açık ihale”, “Belli istekliler arasında ihale”, “Pazarlık usulü” ihale usulleri olarak sayılmıştır. Doğrudan temin yöntemi bir ihale usulü olarak sayılmamıştır. 

Bu yöntem, ağırlıklı olarak parasal değeri küçük ihtiyaçların ihalesiz olarak kolaylıkla temin edilmesini amaçlayan istisnai bir alım şekli olarak Kanunda düzenlenmiştir. 4734 sayılı Kanun’un “Doğrudan Temin” başlıklı 22 nci maddesine göre, büyükşehir belediyesi sınırları dışında bulunan idarelerin 143.845,00 TL’yi (2023 yılı için) aşmayan ihtiyaçları doğrudan temin yöntemiyle satın alınabilmektedir. Bu maddeye göre yapılacak alımlarda, ilân yapma, teminat alma, ihale komisyonu kurma ve 10 uncu maddede sayılan yeterlik kurallarını arama zorunluluğu bulunmuyor. 

Üniversitenin ihtiyacı olan bir kısım mal ve hizmet alımları ile bakım ve onarım işlerinin, Kanunda sayılan temel ihale usulleri yerine, belirli alımlar için getirilen parasal sınırların altında kalacak şekilde kısımlara bölünerek doğrudan temin yöntemiyle satın alınmasının, Kanun’un 5 inci maddesinde belirtilen ihalelerde saydamlığın, rekabetin ve eşit muamelenin sağlanması ilkelerine uygun olmadığı değerlendirilmektedir. 

Kanun uyarınca, kamu ihalelerinde rekabetin ve katılımın yeteri kadar sağlanabilmesi, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanabilmesi için öncelikle benzer nitelikte olan ve aynı yüklenici tarafından temin edilebilecek alımların birleştirilerek Kanunda yazılı ihale usullerinden birisiyle satın alınması gerekir.

Yine Kanunun temel ilkeleri gereğince, kamu alımlarında gerekli planlamalar yapılarak ihtiyaçların birleştirilmesi, uygun şartlarda ve uygun zamanda ihale edilmesi önerilmektedir. 

Doğrudan teminle istenilen firmalara verilen işler

Yapılan incelemelerde, 2023 yılı içerisinde bedeli 75.000 TL’nin üzerinde bulunan; 

  • Toplam değeri 1.649.763 TL olan 17 adet “Yapım ve onarım işi”, 
  • Toplam değeri 1.730.770 TL olan 13 adet “Tesisat işi”, 
  • Toplam değeri 641.744 TL olan 5 adet “Tıbbi malzeme alımı işi” 
  • Toplam değeri 931.308 TL olan 7 adet “Temizlik malzemesi alımı işi” 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 22/d maddesi kapsamında doğrudan temin yöntemiyle satın alındığı görülmüştür. 

Temsili bakımından bedeli 75.000 TL’nin üzerindeki belirli alımlar seçilmiş olup, bu tutarın altında kalan diğer tüm alımlarla birlikte bir bütün olarak düşünüldüğünde, yapılan bu alımların iyi bir planlamayla birleştirilerek belirli dönemlerde ihale edilmesinin ve yapılacak rekabetçi ihale sonucu ihtiyacın daha uygun koşullarda temin edilmesinin mümkün olduğu düşünülmektedir. 

Diğer yandan, Üniversite bütçesine bu amaçla konulan ödeneklerin %10’unun Kamu İhale Kurumu’nun uygun görüşüyle bir defa aşılması, ikinci defa uygun görüş talebinin karşılanmaması durumu, istisnai bir yöntem olan doğrudan temin yönteminin yaygın bir şekilde kullanıldığını da ortaya koymaktadır. 

Üniversite kendini nasıl savundu?

Üniversitenin cevabı ise çok yetersiz. Cevapta şu ifadeleri görüyoruz; Amasya Üniversitesi binalarının bir arada olmaması, ihtiyaçların yıl içinde aniden oluşması, bazı fakültelerin ihtiyaçlarının çeşitlilik göstermesi gibi nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaçların birleştirilmesinde zorluklar yaşandığı belirtilerek ve doğrudan temin yönteminin yaygın olarak kullanıldığı kabul edilerek, bu amaçla bütçeye konulan ödeneklerin Kamu İhale Kurumunun izni dışında aşılmadığı ifade edilmiştir. 

Ancak verilen cevapta, doğrudan temin yönteminin uygulanabilmesi amacıyla ihtiyaçların kısımlara bölünmesinin, Kanunda belirtilen temel ilkelere uygun olmadığı hususuna değinilmedi.