Çalışma Hayatı

PTT çalışanı kadınlar yaşadıklarını anlattı!

PTT’de çalışan kadın işçiler, iş yükü ve sağlıklarının tehlikede olmasından şikayetçi. Sendika Başkanı, işçilerin sesini duyurdu!

Abone Ol

Geçen yılın temmuz ayında PTT çalışanının aşırı sıcaklar nedeniyle beyin kanaması geçirip hayatını kaybetmesinin ardından PTT çalışanlarının sorunları devam ediyor. PTT’de dağıtım görevi yapan kadın işçiler, fazla iş yükü ve sağlıklarının tehlikede olmasından şikayetçi.

Haber-Sen Genel Merkez Kadın Sekreteri ve PTT çalışanı Gülseren Güngördü, PTT’de görev yapan kadınların sorunlarını Evrensel Gazetesi'ne aktardı. Toplamda 44 bin civarında çalışanın olduğunu söyleyen Güngördü, PTT’de firmalara bağlı çok sayıda kadın çalışan olmasına karşın kadın çalışanların kadrolu çalışan olamadıklarını belirten Güngördü, kadınların çoğunun dağıtımda ve telgrafta yer aldığını söyleyerek, yönetici ve amirlik yapan kadın sayısının oldukça az olduğuna dikkat çekiyor.

Bu anlamda sahada çalışan kadınların yaşadığı sorunlara değinen Güngördü, “Dağıtım merkezlerinde erkekler daha ağırlıklı olduğu için kadınlar, merkezlerde cinsiyetçi söylemlere ve davranışlara maruz kalıyorlar. Denetleyecek mekanizmalar olmadığı için de kadınlar yaşadıklarını anlatamıyor” diyor.

SÖZLÜ VE FİZİKSEL SALDIRIYA UĞRUYORLAR

Kadınların yaşadığı en büyük sorunlardan birinin sözlü taciz ve fiziksel saldırı olduğunu söyleyen Güngördü, “Suç oranı yüksek olan veya ıssız mahallelerde kadınlar dağıtım yaparken çok zorlanıyorlar. Özellikle icra ve ceza tebligat dağıtımı esnasında kapısına gittikleri kişilerin öfke patlamalarıyla karşı karşıya kaldıklarını söylüyorlar” diyor. Öte yandan kimi mahallelerde kadınların sözlü ve hatta fiziksel tacize maruz kaldıklarını söyleyen Güngördü, “Kadınların dağıtım yapmaya gittikleri evlerde kapıyı açan erkeklerin ‘İçeri gelsene’, ‘Gel çay içelim’ gibi sözlü tacizlerine maruz kalıyorlar. Daha geçtiğimiz günlerde kadın arkadaşlarımızdan biri, uyuşturucu kullanan birinin uygunsuz bir şekilde kapıyı açtığını ve neredeyse ona saldıracağını anlattı” diyor.

KADINLARI KORUYACAK MEKANİZMA YOK

Kadınların suç oranı yüksek mahallelerde dağıtım yapmamasının amirlere bağlı olduğunu söyleyen Güngördü, “Bu sorunu dile getirdiğimizde ‘Aynı maaşı alıyoruz, neden ayrımcılık yapalım?​’ yanıtıyla karşı karşıya kalıyoruz. Halbuki kadınları koruyacak bir mekanizma yok ve bu mahallelerde her an başlarına bir şey gelebilir” diyor.

Gülseren Güngördü | Fotoğraf: Kişisel arşiv

MESLEK HASTALIĞI OLARAK TANIMLANMALI

Kadınların yaşadığı diğer sorunlarından birinin yol ve yemek ücretlerinin verilmemesi olduğunu belirten Güngördü, “Yol ve yemek ücreti ödenmiyor. Kadınlar bu sıcakta zor koşullarda çalışıyorlar ki aldıkları ücret asgari ücretten yüzde 20 fazla. Dolayısıyla dışarıda yemek yeme imkanları neredeyse yok. O kadar mesafeyi güneş altında, aç yürümek tabii ki sağlığı ciddi tehlikeye atıyor. 10-15 kilo civarı yükle yürüyorlar. Geçen sene PTT çalışanı bir kadın arkadaşımızın vefat etmesine şahit olmuştuk” diyor. PTT’de dağıtıcı olarak çalışmaya başlayanların birkaç yıl içinde bel, boyun fıtığı, diz ağrılarının olduğunu söyleyen Güngördü, böyle hastalıkların meslek hastalığı olarak tanımlanması gerektiğini ifade ediyor.

SENDİKALAŞMAYA FİRMADAN ENGEL

Firmalara bağlı çalışanların sendikalaşmasının önündeki engellerden bahseden Güngördü, “Bir firmaya ait personel sendikayı temsilci olarak iş yerine getirdiği zaman firma hızlıca isim değiştiriyor. İsim değiştiği için sendikanın yetkisi elinden alınıyor ve prosedürün tekrarlanması gerekiyor. Dolayısıyla bu yöntemler de kadınların örgütlenmesi önünde engel yaratıyor. Ücretlere zam yapılması elbet kadınların en önemli taleplerinden biri. Öte yandan kadınlar eşit işe, eşit ücret taleplerinde ısrarcılar. İş yükünün azalması ve insani koşullarda çalışmak ise kadınların diğer talepleri arasında yer alıyor. ‘Başıma ne gelir’ tedirginliğiyle çalışmak istemeyen kadınlar güvenlik tedbirlerinin alınmasını istiyor. Kadınlar insani çalışma koşulları ve temel ihtiyaçlara erişebilecek bir alan talep ediyor” diye konuştu.