Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş hakkındaki iddialar ve tartışmaların boyutu her geçen artarak devam ediyor. Gün geçmiyor ki yeni bir iddia ortaya atılmış olmasın. Bu tür haberleri görmek ve yapmak başlı başına üzüntü kaynağıdır. Çünkü Diyanet İşleri Başkanlığı sıradan bir kamu kurumu değildir.
Haberler öyle bir noktaya geldi ki iddia sahiplerinin siyasal duruşları şudur budur denilecek nokta çoktan geçilmiş durumdadır. Artık iddialar Dine ve Diyanete ciddi zarar vermekte ve Kurumun saygınlığını zedelemektedir.
Belki de Diyanet tarihinde Başkan Ali Erbaş kadar tartışılan başka bir Başkan yoktur. Yetkinliğini bir tarafa bıraktık, iş çığırından çıkmış durumda. Tartışmaların ve iddiaların içeriği Diyanet İşleri Başkanlığı açısından kabul edilebilir sınırları çoktan aşmış durumdadır.
Son olarak basına yansıyan “Prestij Kur'an-ı Kerim” projesi ile ilgili iddialar yenilir yutulur cinsten değil. Bir tarafta Kur'an-ı Kerim diğer tarafta usulsüzlük iddiaları. İddiaların şüyuu vukuundan beter hale gelmiştir.
Böyle bir yazının muhatabı olmak üzüntü vericidir
Basına yansıyan habere göre; “İmha edilmesi talep edilen eserler, Diyanet’in 2022 yılında yürüttüğü Prestij Kur'an-ı Kerim Projesi’nden çıktı. Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı, Diyanet Vakfı Yayın Matbaacılık’a bir yazı göndererek, “Üreticinin idaremizden sakladığı kapakların işletmenize bilahare pazarlandığı anlaşılmaktadır. İşletmenizin ticari itibarının korunması, başkanlığımıza ait telif haklarının ihlal edilmemesi adına projede söz konusu kapakların kullanılmaması konusunda gereğini arz ederiz” şeklinde uyardı.” ifadelerine yer verildiğini görüyoruz. Haberin devamına yer vererek safi zihinleri zedelemek istemiyoruz.
Böyle bir yazıya Diyanet İşleri Başkanlığının muhatap olması zaten başlı başına büyük bir sorundur.
Verilen zararın iktidar boyutunu geçtik, artık basına yansıyanlar Dine ve dindarlara zarar vermeye başladı.
Cumhurbaşkanının Erbaşı ya affetmesi yada terhis etmesi gerekiyor. Çünkü bu kişinin şahsında manevi değerler hızla zedeleniyor. İş işten geçtikten sonra affının da terhisinde anlamı kalmayabilir.