Emek Haber’de sıklıkla üst düzey atamalarda yaşanan sorunları gündeme getirmeye çalışıyoruz. Hatta bazen isim vererek bu kadar da olmaz dediklerimiz dahi oluyor. Buradaki amacımız idarelerin üst düzey kadrolara kimi atayıp kimi atamayacağına karışmak değildir. İdare istediği kişiyle çalışma hakkına sahiptir ve bizde buna saygı duyuyoruz. Ancak atama yapılan görevin alanıyla hiçbir alakası olmayan kişilerin atanması da ister istemez çalışanların moral ve motivasyonunu yerle bir etmektedir. Çalışanların buna da tepki göstermeleri en doğal haklarıdır.
Bu konuda yaptığımız haberlere okuyucularımızdan gelen olumlu tepkiler ise bizlerin yegane motivasyon kaynağıdır.
Ancak üst düzey atamalarda yaşanan bunca olumsuzluğa rağmen memur sendikalarından bu konuda hiçbir açıklama yapılmaması yada eylem yapılmaması şok şaşırtıcıdır. Halbuki memur sendikalarının en başat amaçlarından birisi de üyelerinin hak ve menfaatlerini korumanın yanında kamu yararını ve hizmet kalitesini öncelemektir.
Atama yapılan kamu görevlisi ile kamu görevi arasındaki uyumsuzluk ister istemez kamu hizmetine olumsuz olarak yansımaktadır. Bir de atanan kişinin astlarından nitelik olarak çok düşük olması ve işten anlamaması birçok soruna yol açmaktadır. Bunu bilen memur sendikalarının eylemsizlik içerisinde adeta ölü taklidi yapmamaları ve sessiz kalmaları anlaşılamamaktadır.
Her konuda koşan memur sendikalarının üst düzey atamalarda hiçbir yorum yapmamalarının idareyle aralarının bozulmasını istememelerinden kaynaklandığını düşünüyoruz.
Bazen de kendi üyelerinin atanmasına aracılık yapmaları sessizliğe gömülmemelerine sebep olabilmektedir. Nereden bakılırsa bakılsın ortada etik dışı bir durumla karşı karşıyayız. İdareyle kavga edilsin demiyoruz ancak memur sendikalarının niteliksiz atamalarla ilgili hiçbir tepki gösterilmemesi de hayra alamet değildir.
Bu nedenle memur sendikalarının liyakatsiz atamalarla büyük bir imtihan içerisinde olduğunu ifade etmek isteriz.
