12 Eylül süreci ile birlikte işçilerin özgür iradeleriyle tercih yapmalarının engellendiğini belirten Arslan, işçilerin ancak mutlak iş güvencesi ile hareket ettiği zaman sendikal örgütlülüğün önündeki engellerin en önemlisi olan sorunun ortadan kalkacağını ve bu durumun da sendikal hareketi güçlendirerek, temel ekonomik sorunların çözümüne katkı yapacağını ifade etti.
HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan, konuşmacı olarak katıldığı Server Vakfı’nın “Çarşamba Sohbetleri”nde, çalışma hayatı ve ekonominin temel sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’de 16 milyon sigortalı işçinin çalıştığını ancak sadece 2,5 milyonunun sendikalı olduğunu kaydeden Arslan, yüzde 85 oranındaki işçinin sendikalı olmadığı bir temsiliyet sorununun Türkiye’ye yakışmadığını ifade etti.
‘3 SORUN TEK ÇÖZÜM’
Sendikal örgütlülüğün önemine dikkat çeken Arslan, sendikal örgütlülüğün, Türkiye’nin temel sorunları arasında yer alan başlıca 3 temel sorunu çözeceğine vurgu yaptı.
Arslan, “Sendikal hareket güçlenir, büyür ve toplu sözleşme herkesi kapsarsa birincisi, kayıt dışı istihdamı önlemiş oluruz çünkü toplu sözleşme olan hiçbir işyerinde kayıt dışı istihdam olamaz. İkincisi, sendikal örgütlülük ve toplu iş sözleşmesinin olduğu işyerlerinde, iş sağlığı ve güvenliği alanında yapılacak denetim ve eğitim çalışmalarında sendikaların da yer almaları, iş kazalarında ölüm oranlarını yüzde birin altına düşürüyor. Kayıt dışı istihdamın yaygın, sendikal örgütlülüğün düşük ve işçilerin mutlak iş güvencesi ile hareket edemediği ortamda iş kazalarının önüne maalesef daha fazla geçilemez. Üçüncüsü, toplu iş sözleşmesinin olduğu işyerlerinde adil bir gelir dağılımı önemli ölçüde gerçekleştirilmiş oluyor” şeklinde konuştu.
Tüm örgütlenme engellerine rağmen sahada büyük mücadeleler vermeye devam ettiklerini belirten Arslan, HAK-İŞ’in, çalışma hayatında ve ülke ekonomisinde yaşanan sorunlara ilişkin çözüm odaklı çalışmalarda ilk sırada yer aldığını kaydetti.