3 KURUŞA, KALEMİMİZİ SATMADAN MÜCADELE EDİYORUZ
Türkiye Gazeteciler Sendikası üyeleri, gerçekleştirdikileri açıklamada, "Gazeteciler açlık sınırında" dedi.
Açıklamada TÜİK'in gerçek rakamları yansıtmadığı için ücretlere yapılan zamların da yetersiz kaldığını dile getiren gazeteciler, "Yılın başında asgari ücret seviyesine getirilen maaşlarımızla ayakta kalmaya çalışıyoruz. Aldığımız yemek ücretleriyle 10 gün yemek yiyemiyoruz. Yani karın tokluğuna bile çalışmıyoruz. Tüm bu kötü tabloya rağmen üç kuruşa, kalemimizi satmadan, mesleğimizin ilkelerini yerine getirmeye mücadele ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.
Yurdun dört bir yanında açlık, yoksulluk haberleri yapan, işçinin, memurun, emeklinin “Geçinemiyoruz” çığlıklarını iktidara, patronlara duyurmaya çalışan gazeteciler olarak 'biz de ses katıyoruz' diyem gazeteciler, "GE-Çİ-NE-Mİ-YO-RUZ" dedi.
"Bugün burada haber yapmak için değil haber olmak, gazete patronlarına sesimizi duyurmak için toplandık" diyen gazeteciler, şöyle konuştu:
* Evine girecek ekmeğin derdine düşmüş bir gazeteciden iyi haber bekleyemezsiniz
* Ev sahibinden gelecek telefondan, elektrik-su faturasına bakmaktan korkan gazeteciden özverili çalışma bekleyemezsiniz
* Çocuğunun oyuncak istemesinden korkan gazeteciden basın özgürlüğünü savunmasını bekleyemezsiniz
* Kitap alamayan, sinemaya, tiyatroya, konsere gidemeyen gazeteciden yaratıcılık bekleyemezsiniz
GAZETECİLİK BU DÖNEMKİ KADAR YOKSULLAŞMADI
Gazetecilik mesleğinin hiçbir dönemde çok kazanılan bir meslek olmadığını fakat bu dönemki kadar yoksullaşılmadığına dikkat çeken sendika, "Gazeteciler bu kadar yoksulken, İzmir’de açlık sınırında, Anadolu’nun birçok ilinde açlık sınırının altında ücretlerle çalışırken, bu toplumun gerçeklere ulaşma şansı olamaz. Yoksullaşmamızın tek sorumlusu medya patronları değil hiç şüphesiz. Yıllardır iktidarın bu alanda uyguladığı politikaların da büyük katkısı var. Kâğıt fiyatları her gün artarken gazetelerin ana gelir kaynaklarından biri olan resmi ilan fiyatları aynı oranda artmadı. Gazetecilik mesleği hedef göstermeler, gözaltılar, tutuklamalar, yargılamalar ile iktidar eliyle itibarsızlaştırıldı. Gazeteciye duyulan güven yok edildi. Patronlar baskı altına alındı, medya kurumlarına el kondu. Türkiye Gazeteciler Sendikası olarak defalarca çağrı yapmamıza rağmen uyarılarımız dikkate alınmadı ve bugün ülkenin dört yanında bu tabloyu yaşıyoruz" denildi.
YAŞANABİLİR SEVİYE İÇİN ADIM ATIN
Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şubesi olarak İzmir’deki tüm medya patronlarına, işverenlere seslenen sendika, "Bir an önce ücretlerin insanca yaşanabilecek bir seviyeye gelmesi için adımlar atın. İzmir’de çalışan gazeteciler olarak bir kez daha söylemek isteriz ki, GEÇİNEMİYORUZ! Artık bıçak kemikte. Bu kentte gazeteciliğin devam edebilmesi için, basın özgürlüğü için, okuyucunuzun haber alma hakkı için adım atmak zorundasınız. Çünkü bizim artık daha fazla sıkacak kemerimiz, yapacak fedakârlığımız, daha fazla küçültecek bir hayatımız kalmadı. Son sözlerimiz şudur: Biz gazetecilerin haklarının gasp edilmesine sessiz kalmayın. Sesimizin ve sözümüzün özgürlüğü tüm toplumun özgürlüğüdür! Çünkü haberci olmazsa haberiniz olmaz!" dedi.
BİZ GAZETECİYİZ, BURADAYIZ! HABERİNİZ OLSUN!
Ayrıca bugün işten atılma korkusuyla eyleme gelemeyen meslektaşlarından da haberdar olduklarını dile getirerek " TGS İzmir olarak bunun da takipçisi olacağız. Haklarımızı alamadığımız yerde eylemlerimizi çeşitlendirecek ve sürekli hale getireceğiz. Biz gazeteciyiz ve buradayız! Haberiniz olsun" ifadeleri kullanıldı.