HABER MERKEZİ / Yoğurt yiyenin kim olduğunun sorulmasından ve öğrenilmesinden pek hoşlanılmaz. Hele hele yoğurt yiyen kamuda olunca hiç hoşlanılmaz. Ama biz yapılan haberlerden de görüleceği üzere yoğurt yiyenleri sormaya başladık ve bundan sonra da soracağız. İlaveten yoğurt yedirenlere de niye yedirdiğini soracağız.
Kamu görevlileri son dönemlerde kötü alışkanlıklar edinmeye başladılar. Öyle ki kamu gücünü tepe tepe kullanalım ama kimseye de hesap vermeyelim alışkanlığı edindiler.
İyi de nimet külfet dengesini ne çabuk unuttunuz? Hiç ağzınızdan düşmeyen Ömer’in adaleti ne çabuk unutuldu? Hele hele Ömer’in mum hikayesini unutmak için niye bu kadar gayret gösteriyorsunuz?
Malum o meşhur hikayeyi anlatalım da yoğurt yiyenin kim olduğu açığa çıksın.
Adamın birisi uzun yola çıkarmış ve uzun süre de eve dönmezmiş. Hikaye bu ya. Adam yine uzun süreliğine yola çıkmak için vedalaşmış ve evden ayrılmış. Biraz ilerleyince yolda evde çok önemli bir eşyasını unuttuğunu anlamış ve yolun yarısından dönerek eve tekrar gelmiş. Bir de baksa ki evde birisi oturmuş yoğurt yiyor. Eskiden böyle bolluk yokmuş, evde ne varsa o yenirmiş.
Adamcağız şaşkın bir şekilde hanımına yoğurt yiyen kişinin kim olduğunu sormuş. Kadın pişkin bir şekilde benimle iyi geçinmek istiyorsan yoğurt yiyeni sorma demiş.
Adamcağız ne yapsın? Yoğurt yiyeni sorsa hanımıyla yolları ayıracak, sormasa namus belası. Adeta bir yoğurt yiyene bir hanımına bakarak peki öyle olsun demiş.
Kamu yönetiminde öyle bir hal aldı ki yanlış yapanları görmek bir türlü görmemek başka türlü. Gördüm ne yapıyorsun diye sorsa makam gidecek, sormasa dilsiz şeytan olacak. Maalesef makamla dilsiz şeytanlık arasında gidip gelinir oldu. Bizim öyle makamla işimiz olmayınca dilsiz şeytanlara yardımcı olalım ve dilleri çözülsün istedik.
Anlayacağınız kamuda haksız yere yoğurt yiyenleri ve yedirenleri soracağız. Böyle biline.
