1211 sayılı TCMB Kanunu kapsamında TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda milletvekillerini ve kamuoyunu bilgilendirmek amacı ile bir sunum gerçekleştiren MB Başkanı Fatih Karahan, enflasyon ve fiyat istikrarı hedefleri ile ilgili konuştu.
Enflasyon ile mücadele kapsamında atılan adımların bir süre daha devam edeceğini belirten Karahan, gelişmekte olan ülkelerin aksine Türkiye’ye son dönemlerde yüklü miktarda para girişinin olduğunu ifade etti. Ayrıca fiyat artışlarına da dikkat çeken Karahan, bu durumun sebeplerini tek tek ele aldı. İşte ayrıntılar…
KİRA FİYATLARINA DİKKAT ÇEKTİ
Yapmış olduğu sunumda Merkez Bankası’nın temel amacının fiyat istikrarını sağlamak olduğunu belirten MB Başkanı Fatih Karahan, enflasyon verilerini değerlendirdi. Mayıs ayı itibari ile temel mal grubu dahilinde kayda geçen senelik enflasyonun yüzde 56,5 civarında olduğunu belirten Karahan, hizmet grubuna ilişkin enflasyonun ise yüzde 96 civarında olduğunu vurguladı.
Başta kırmızı et olmak üzere gıda fiyatlarında ciddi artışların yaşandığını ve buna bağlı olarak da lokanta, otel fiyatlarının olumsuz etkilendiğini ifade eden Karahan, temel sebebin kiralar olduğunu ifade etti. Hizmet enflasyonunda gözlenen artışın kontrol altına alınabilmesi için kira fiyatlarının düşmesi gerektiğine dikkat çeken Karahan, ‘Konut piyasasındaki gelişmeleri öncü gösterge olarak yakından takip ediyoruz’ ifadelerini kullandı.
ENFLASYON HEDEFİ HAKKINDA KONUŞTU
Sene sonu enflasyonu ile ilgili de konuşan Başkan Karahan, hedeflerin ciddi teknik analizler neticesinde kayda alındığını ifade etti. Enflasyonda tek bir hedefin söz konusu olmadığını çünkü hesabı etkileyen birçok parametrenin olduğunu belirten Karahan, şu an için sene sonu enflasyon tahmininin yüzde 38 olduğunu hatırlattı. Karahan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: ’38 diyoruz ama etrafında bir bant var. Neden? Çünkü birtakım varsayımlar var ve bu varsayımlar farklı gerçekleşirse o bant içinde farklı yerlere gidebilir. Bizim varsayımlarımızdan çok farklı gerçekleşirse daha üzerinde de olabilir ve şu anda risklere baktığımızda net söylemek gerekirse yukarı yönlü risklerin daha ağır bastığını görüyoruz. Dolayısı ise hedefimizin şu anda gerçekçi olduğunu düşünüyoruz.”
