703 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin bazı maddelerinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi sonrasında düzenleme yapılması zorunlu hale gelince Bazı Kanunlar ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Meclise sunuldu.
Daha önceki yazımızda Teklifin Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmesinde Adalet Bakanlığı Müsteşarlığının tekrar geri getirilmesinde ilginç bir konunun gündeme geldiğini ifade etmiştik.
Kanun teklifinde yer alan Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı daha önce adeta davul zurna eşliğinde kaldırılmıştı.
Bakıldı ki Anayasada hala duruyormuş. Bunu Anayasa Mahkemesinin kararı sonrasında birazcık utanarak da olsa anladık. Çünkü Anayasanın 159. Maddesinde Hâkimler ve Savcılar Kurulunun Başkanının Adalet Bakanı olduğu, Adalet Bakanlığı Müsteşarının da Kurulun tabiî üyesi olduğu belirtiliyor.
Geldiğimiz noktada Anayasada olan bir Müsteşarlığı kaldırıyor ve yerine Bakan Yardımcılığı getiriliyor. Şimdi de bakılıyor ki Anayasada Adalet Bakanlığı Müsteşarı geçiyormuş. Böyle olunca da kanuni düzenleme yapılıyor. Belli ki Adalet Bakanlığında Anayasa gereğince Müsteşarlık geri getirilecek.
Buraya kadar her şey güzel. Kanun teklifinin 17.maddesinde 6087 sayılı Kanununa açıkça Anayasaya aykırı bir düzenleme yapılıyor. Bile bile lades anlayacağınız.
Geçici maddede; “Bu Kanunda Adalet Bakanlığı Müsteşarına verilen görevler anılan kadro ihdas edilip atama yapılıncaya kadar Adalet Bakanının belirlediği bakan yardımcısı tarafından yerine getirilir.” ifadelerini görüyoruz.
Müsteşarlık kadrosu ihdas etmek çok zor ve çetrefilli gibi böyle bir düzenleme yapılmasını normal bir mantıkla anlamak mümkün değildir. Bakalım birileri çıkıp ta siz ne yapıyorsunuz diye uyaracak mı?
