HABER MERKEZİ / Türkiye, her yıl milyonlarca gencin KPSS'ye girerek kamuda bir iş sahibi olabilmek için ter döktüğü bir ülke... Ancak anlaşılan o ki bazıları için bu zorlu sınav süreci geçerli değil! Tarım ve Orman Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasındaki "özel kadro değiş tokuşları" ve "akraba kayırmacılığı" adeta skandalın yeni adı oldu!
TARIM VE ORMAN BAKANLIĞINDA BALLI GÖREVLENDİRME
Türkiye'de memur olmak için KPSS'ye girmek ve Daire Başkanı olmak için 5 yıllık kamu hizmeti şartı aranırken, bazı isimler için bu kurallar geçerli değil!
İşte örnek: Kadir Gurbetçi!
Tarım ve Orman Bakanlığı Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığı'na görevlendirilen Kadir Gurbetçi, bırakın beş yıllık memuriyet geçmişini, daha önce hiçbir memuriyeti olmadığı halde, Bakanlık tarafından pratik bir şekilde Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği kadrosuna atanarak memuriyet hakkı kazandırıldı. Ancak asıl skandal bundan sonra başlıyor: Normal şartlarda en az beş yıl kamu hizmeti olmayan biri daire başkanı olamazken, Kadir Gurbetçi 5 yıllık kamu hizmeti yapmadığı halde en kritik birimlerden biri olan Destek Hizmetleri Dairesi'ne Başkan olarak vekaleten görevlendirildi.
PEKİ, KİM BU KADİR GURBETÇİ?
Özel Kalem Müdürlüğü kaynaklarına göre Bakan Bey'in İstanbul'dan komşusuymuş! Yani liyakat, sınav, tecrübe? Hepsi bir kenara bırakılmış! İnanın biz de bu iddiaya şaşırdık. Bunun doğru olup olmadığına Bakanlık cevap verecek. Tabii ki cevap vermeye tenezzül ederse.
BAKANLARIN AİLE PAZARLIĞI! KPSS Mİ? O DA NE?
Milyonlarca genç, KPSS'de yüksek puan alıp atanmayı beklerken bakanlıklar arasındaki akraba değiş tokuşu tam gaz devam ediyor!
İşte skandalın en çarpıcı örneği: Talha Yerlikaya!
Bu isim Tarım ve Orman Bakanlığı Özel Kalem Müdürü Mehmet Yerlikaya'nın akrabası! Nasıl işe giriyor dersiniz? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda istisnai kadroya alınıyor. Hangi birimde? Özel Kalem Müdürlüğü! Hiçbir sınav şartı aranmadan, doğrudan memur yapılıyor!
Peki, yetmiyor! Talha Yerlikaya, hızla memleketi Konya İşkur İl Müdürlüğüne görevlendiriliyor! Bitti mi? Tabii ki hayır!
Bu arada, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın bir akrabası da Tarım ve Orman Bakanlığı'nda işe başlatılıyor. İşin en trajikomik noktasıysa, bu kişinin tebliğ tebellüğ belgesini bile kendisinin imzalamamış olması!
Peki, belgeyi kim imzalıyor? Kimin imzaladığı bilgisi ise elbette Bakanlıkta.
Bunlara şaşırmadığınızı ve bıyık altından güldüğünüzü görüyor gibiyiz. Çünkü bu şekilde o kadar çok atamanın haberini yaptığımızı okuyucularımız hatırlayacaktır.
BU SKANDAL MAHİYETİNDEKİ ATAMALARARA KİM DUR DİYECEK?
Devlet, liyakat esasına göre yönetilmesi gereken bir mekanizmadır. Ancak anlaşılan o ki bazı isimler için bakanlıklar, babalarının çiftliği gibi kullanılıyor!
• Milyonlarca genç KPSS'ye girip yıllarca atanmayı beklerken, bakan ve vekil yakınları sınavsız ve doğrudan memur yapılıyor!
• Bakanlıklar arasında "sen benim akrabamı al, ben seninkini alayım" pazarlığı dönüyor!
• Tebliğ tebellüğ belgeleri bile başkasına imzalatılıyor, hukuk hiçe sayılıyor!
• KPSS'ye giren 4,5 milyon gencin hakkı gasp ediliyor!
• Memur sendikaları bu tür atamalara genel olarak sessiz kalıyor. Toplu sözleşme görüşmelerinde liyakatsiz ve sınavsız gündeme getirilmiyor.
Eğer bu atamalar "her şey hukuka uygun" denilerek geçiştirilmeye çalışılırsa, milyonlarca vatandaşın devlete olan güveni daha da sarsılacaktır. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisine zarar veren bu atamaları duyarsa gereğini yapar mı? Yoksa bu skandalların üstü mü örtülecek? Doğrusunu söylemek gerekirse biz de merak ediyoruz.
Siz ne düşünüyorsunuz? Bu Bakanlıklarda düzen böyle devam eder mi, yoksa artık hesap verme zamanı gelir mi?