TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, mitingde yaptığı konuşmasında vergide adalet sağlanana kadar alanlarda olma mesajı verdi.
Atalay, “Temmuzda aldığımız maaşı aralık ayında almıyoruz. Öyle vergi düzeni var ki olumlu görüş bildirmek mümkün değil” dedi.
‘MECLİS’TE TULUM KÖKENLİ 5 KİŞİ YOK’
Hükümete “Bozuk giden ekonominin bedelini biz ödemeyeceğiz” sözleriyle seslenen Atalay, işçinin, çiftçinin ve emeklinin Türkiye’nin yüzde 65’ini oluşturduğunu ancak Meclis’te tulum kökenli 5 kişinin olmadığını söyledi.
Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü: “600 milletvekili var Meclis’te. Çiftçinin meselesini çiftçilik yapmadın ise zor anlatırsın. İşçinin meselesini işçi olmadan anlatamazsın. Ülkenin gerçeğini anlatıyorum. 350 işveren kökenli vekil var. Gönül şunu istiyor, bir grup toplantısında genel başkanlar çıkıp desin ki ‘örgütlenin.’ Evvela kendi işverenlerine desin. Bir an evvel o sese ihtiyacımız var. Meclis’te yoksanız inanın Türkiye’de az sesiniz çıkıyor.”
‘İŞÇİLERİN ÖRGÜTLENMESİNDEN KORKMAYIN’
Sabah 5’te kalkmayanların, tulum giymeyenlerin emekçinin derdini anlayamayacağını ifade eden Atalay, işverenlerin işçilerin örgütlenmesinden korkmamaları gerektiğini kaydetti.
Atalay, emeklilerin 12 bin, asgari ücretlilerin 17 bin TL almaya mecbur bırakıldıklarını, Kamuda çalışan işçilerin ücretlerinin asgari ücret seviyesine düştüğünü söyledi. Bir buçuk yıl öncesine kadar böyle bir tablo görülmediğini dile getirdi.
Sokak enflasyonunu en iyi işçilerin bildiğini ve TÜİK’in açıklamalarına güven olmadığını belirten Atalay, ücretlerinin enflasyon karşısında erimemesi için mücadele ettiklerini kaydetti.
‘BOZULAN EKONOMİNİN BEDELİNİ BİZ ÖDEMEYECEĞİZ’
Atalay şunları da belirtti: İnsan onuruna yakışır yaşam istiyoruz. Nefes alacağımız ücret verin diyoruz. Sokaktaki enflasyonu en iyi biz biliyoruz. TÜİK’in açıkladığı rakamlara inanmıyoruz. Emeğimizin karşılığı, gelirimiz kurban edilmesin diye gayret ediyoruz. Bu alandaki isçilerin taleplerini yerine getirin. Duyana kadar sendikalar alanda olmaya devam edecek. Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, adaletsiz vergi sistemi, kayıt dışı istihdam, işsizlik altında ezilmemek için bu alanlarda olmaya devam edeceğiz. Bozulan ekonominin bedelini biz ödemeyeceğiz. KİT’lerde, kamuda nerede sorun varsa Türk-İş orada olmaya devam edecektir. Örgütlenmenin önündeki engelleri aşmak için birlikte olacağız. Bu ev, bu çatı, işçinin çatısı Trakya’da böyle miting gördünüz mü? Zonguldak’ta Ankara’da, nerede işçinin ihtiyacı varsa orada olmaya devam edeceğiz.”
“ATTIĞINIZ İŞÇİLERİ İŞE GERİ ALIN”
31 Mart yerel seçimleri sonrası belediyelerde yaşanan işten çıkarmalara da değinen Atalay, “Örgütlendiğin zaman kapının önüne koyuyorlar. Belediye değişiyor kapının önüne koyuyorlar. Buradan çıkınca Polenez işçilerinin yanına gideceğim. Sermaye ile problemimiz yok. Bunlara birilerinin dur demesi lazım. Oradaki işverenlere sesleniyorum, belediyelere sesleniyorum, bir an evvel attığınız işçileri geri alın. Türk iş o kapının önünden ayrılmaz.”
MİTİNGDE ATALAY’A ‘İSTİFA’ ÇAĞRISI
Katılımının zayıf olduğu mitingde TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, bir grup işçi tarafından istifaya çağrıldı ve “Ergün istifa” sloganlarıyla protesto edildi.
Gruba tepki gösteren Atalay, yüzde 94 oy ile genel başkan seçildiğini anımsatarak şöyle konuştu:
"İşverenlerle mücadele edersin, sermayeyle mücadele edersin, siyasetçiyle mücadele edersin, ama evin içinde bir avuç kardeşimiz evini taşlamaya kalkarsa inanın ayıp ediyor, günah işliyor. Seçtiğiniz adamın başında sonuna kadar durmak mecburiyetindesiniz. Durmazsanız sizi parça parça ederler. Sizi bu ülkede nefes alamayacak duruma getirdiler. TÜRK-İŞ sizin eviniz. Ben emanetçisiyim. Buradaki arkadaşlar emanetçisi. Kimi istiyorsanız onu seçin. Yanımda, aileniz gibi, kardeşiniz gibi, kapı gibi durursanız nefes alırsınız. Ama kapı gibi durmazsanız, evinizi taşlarsanız, 3-5 arkadaşa fırsat verirseniz, onları konuşturursanız bu sorunları aşamazsınız."